Bütün ilahı dinlerin hedefleri aynıdır. Aslında Kuran’da dinler şeklinde çoğul değil de din olarak tekil geçen bir kelimedir. Bunun manası, bütün hak dinler birdir hepsinin ismi barış manasında İslam’dır. Dinler çeşitli değil birdirler renkleri, formları, şekilleri farklıdır ve hepsi sonsuzdur. Papa 11. Jean Paul, Şam Emevi Camiini ziyareti esnasında Haçlı seferlerinin yanlış olduğunu söylemiş ve İslam âleminden özür dilemişti. Tarihteki savaşlar, insanlığın gelişmesinin basamaklarıdır. Her devrin bir hükmü vardır. O zamanda toplumdaki değişmeler ve gelişmeler birbirlerine savaşlarla aktarılıyordu.
Bütün semavi dinler incelenirse kutsallık, tevhit(Allah’ın birliği), samimiyet ve uhrevilik, düzen ve yasa, dünya ve ahret mutluluğu gibi konuları esas aldıklarını görürsün. Allah bir olduğu gibi din ve hayatta birdir. Yalnız dinlerin uygulamaları, şeriatları(yasaları), metot ve yöntemleri farklıdır. Bu gösteriyor ki milletler arasında düşmanlıklar olabilir fakat dinler arasında düşmanlık olamaz. Kuran, dinlerin hâkim olduğu toplumları bahara benzetir. İnsanlık vahiy yağmuru altındadırlar. Bazıları aklını kullanır ağaç olur bazıları nefsini kullanır çürür gider. Ortadoğu coğrafyasında bunların isimleri Yahudilik, Hıristiyanlık, Mecusilik(Asrısaadette Mecusilik ehli kitap olarak kabul ediliyordu) ve İslam’dır.
Yahudilikte kurallar ve şeriat, Hıristiyanlıkta maneviyat ve ruhanilik, Mecusilikte bu ikisini birleştirmek esastır fakat başaramadı. İslam ise şeriat ve ruhaniliği birleştirmeye çalıştı kısmen başarılı oldu. Bediüzzaman, Hz. Hüseyin’in katlinden sonra, karşı devrimle Yezit halifeliği ele geçirdi, kısmen gerçek İslam rayından çıktığı için İslam’ın içine o dönemde çok şeyler eklendi. Bunun için ahir zamanda ki dinsizlik karşısında tek başlarına mücadele eden Hıristiyanlık ve İslam, mağlup oldular. Şimdi küfre karşı bu mücadeleyi birlikte başaracaklardır der.
OSMAN KOYUNCU 0535.760.48.39 VAKFIKEBİR TRABZON