İLK YÜZE GİRDİK!

İlçem adına üzüntü verici fakat devlet adına olması gereken oluyor gibi.

Merkezi hükümet enflasyonla mücadele ve kalkınma hedefleri doğrultusunda kamuda tasarruf tedbirleri kapsamında ilçede bulunan Malmüdürlüğü Temmuz ayı itibarıyla kapatılacağı bizzat Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından resmen açıklandı. 

Bakan beyin açıklamasına göre Trabzon’da Of, Akçaabat ve Vakfıkebir Malmüdürlüğü ilk olarak kapatılacak müdürlükler arasında yerini aldı.

 Cumhurbaşkanı Genelgesi’yle,“İlk aşamada 100, ikinci aşamada da 200 olmak üzere 300 malmüdürlüğünün kapatılacak”.

Hayırlısı diyelim devlet adına olumlu olsa da ilçe adına olumsuz ve can sıkıcı hem de beklenmedik bir gelişme.

******

Bunun Adı Hiçe Saymak Değil de Ne?

Son birkaç aydan beri yapılan toplantı ve etkinliklere özellikle ilçede bulunan basın mensupları çağrılmayarak haber alma özgürlüğü kısıtlanmaya başlandı.

Özellikle yapılan etkinliklerin vatandaş ile yetkili kurumlar arasında köprü vazifesi yapan biz basın mensuplarının haberdar edilmemesi benim olduğu gibi basın emekçilerinin canını sıkar oldu.

Sanki kendileri kamu hizmeti yaparken basın emekçileri kamu hizmeti yapmıyor algısındalar. Birçok kurum demeç ya da haber verme yetkilerinin olmadığını ifade ederken ne hikmetse kendi sosyal medya hesapların yaptıkları paylaşımları ne manaya geldiğini anlamaktan acizler sanırım.

Geçmiş yıllarda birçok basın mensubu arkadaşlarım olumlu ya da olumsuz birçok eleştiri yaptıklarında kendilerinin haksızlık yaptıklarını düşünerek her zaman meslektaşlarımı eleştirerek mücadele etmişimdir. Bu gün gelinen noktada anlıyorum ki hata etmişim meğer bu arkadaşlarım ne kadar haklıymışlar.

Basın mensuplarına bilgi veremediklerini ya kaymakamdan ya da bir üst yetkiliden bilgi alabileceklerini ifade eden zatlar, sıkıştıklarında şöyle veya böyle bir etkinliğimiz var davetlisiniz diyerek kuyruk kıvırmalarına gülüyoruz.

Bir meslek büyüğü abimizin yıllar önce genel manada söylediği bir söz kulaklarımda hala çınlıyor. “Biz ne zaman Kaymakam ve belediye başkanıyla dost olduk işte o gün biz mesleğimizi bitirdik” dedi.

Neden biliyor musunuz? 

Eşimiz /dostumuz diyerek yanlışına ses çıkartmadık, eleştirmedik. Doğrusunu alkışlamadık. Artık gelinen noktada bir yerden başlamak gerektiği kanısına vardım.

Şahsen kendimin aldığı aldığım karar doğrultusunda en küçük yanlışları artık eleştirme zamanının geldiğini doğrularının da alkışlanması gerektiğini buradan vurgulamak istiyorum.

Çünkü sosyal medyacılar ile işin mutfağında yetişen ve emek harcayan gerçek gazeteci ile basın mensuplarının ayrılmasını istiyorum.

Eğer bir toplantı gazetecilere değil de sosyal medyacılara haber verilecekse verin saygı duyarım. Ama bizi haber yapmıyorsunuz diyerekten kimse bizden ilgi beklemesin.

Derler ya herkes ayağını denk alacak.

Olumsuzluklarda yapılmayan eleştirilerde herkes kendini kral zannediyor. Hani meşhur bir sözümüz var ya “Böbürlenme padişahım senden büyük Allah var”.