DOĞAL OLAN NORMAL DOĞUM DOĞAL OLAN NORMAL DOĞUM

Haber, Ahmet KAMBUROĞLU

18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü dolayısı ile Vakfıkebir ilçesi Hükümet binası önünde saygı duruşu, İstiklal Marşımızın okunması ve Atatürk Anıtına çelenklerin sunulmasıyla başlayan tören Fen Lisesi Pansiyonu Konferans Salonunda devam etti. Programa İlçe Kaymakamı Dr. Hacı Arslan Uzan, Belediye Başkanı Fuat Koçal, Cumhuriyet Başsavcısı Hayati Aytemiz, Garnizon Komutanı Per. Ütğm. Yunus Emre Alacalı, İlçe Emniyet Müdür Vekili İlker Karaman, İlçe Jandarma Komutanı Mert Oğuztarhan, kurum amirleri, siyasi partilerin ilçe temsilcileri, sivil toplum kuruluşu yetkilileri ve birçok vatandaş katıldı. Vakfıkebir Osman Tan Ortaokulu tarafından hazırlanan programda günün anlam ve önemini belirten konuşmayı okulun öğretmenlerinden Mehmet Ali Şahin yaptı.

“BEDR'İN ASLANLARININ KÜKREDİĞİ ATEŞTEN BİR İMTİHANDIR ÇANAKKALE”

Mehmet Ali Şahin yaptığı konuşmada, Çanakkale Savaşı, tarihe unutulmaz bir damga vurmuş; inancın nasıl güçlü bir kale olduğunu gösteren, az rastlanır bir mücadeledir. Anadan, yardan, evlattan geçip vatan diye, diye can verenlerin kanıyla yazdığı bu destan, Hakk’ın batılı, birliğin ayrılığı yendiği zor bir imtihandır. Türk topraklarını işgal etmek ve Türk Milletini yok etmek için harekete geçen dönemin en güçlü devletlerine karşı kazanılan Çanakkale Zaferi'nde, canlarını feda eden şehitlerimizi anarken, onları, bir kez daha minnet ve şükran duygularıyla yad ediyoruz. Çanakkale sırtlarında savaş başladığında düşman güçlerinde en modern kara ve deniz silahlarıyla 506 top namlusu mevcutken; bizim birliklerimizde sadece 72 top bulunmaktaydı. 506 güçlü toptan atılan korkunç mermiler boğazın iki yakasını toz-duman içerisinde bırakmıştı. Bu çetin mücadelede düşman güçlerinin dikkate almadıkları bir nokta vardı. O da sadece silahlar değil, onu kullanan insan ve iman gücüyle beslenen inançtı. İşte Edremitli Seyit Onbaşı’da bu inançla 270 kiloluk top mermisini namluya sürerek adını tarihe yazdıranlardan olmamış mıdır? Bu güç başka neyle açıklanabilir ki? Bu inançtır ki esaret zincirini boynuna takmamış, bağımsızlığı namus ve şeref addetmiş bir ulusun istiklal ve onurunu kurtarmıştır. Türk'ün ateşten gömlek giydiği bu var olma mücadelesinde yüce Türk milleti topuyla, tüfeğiyle, kanıyla bayraklaştırmak istediği bağımsızlığı, karşısındaki muazzam güce rağmen, yılmadan ve fedakârca kazanmıştır. Çanakkale Boğazı'nı denizden geçemeyeceğini anlayan düşmanın karadaki harekâtı da başarısız olmuş ve kahraman Türk askeri düşman güçlerine "ÇANAKKALE GEÇİLMEZ" dedirtmiştir. Böyle bir başarı sadece işgalcilerin güç ve gururunu değil, milletimizin makûs talihini de yenmiştir.

“ÇANAKKALE ÖYLE BEŞ HECEDEN OLUŞAN KURU BİR KELİME DEĞİLDİR”

Unutmamalıdır ki ! Çanakkale öyle beş heceden oluşan kuru bir kelime değildir: Tarih boyunca hiçbir millete nasip olmayan ve yüce Türk Milletinin kahraman evlatlarınca verilen bir büyük mücadelenin adıdır Çanakkale. Şairin ifadesiyle, Bedr'in aslanlarının kükrediği ateşten bir imtihandır Çanakkale. Kınalı kuzuların gül bahçesine girercesine şahadete atıldığı bir yerdir Çanakkale. Niye geldiklerini bile bilmeyen Anzak erlerine bile yardım elini uzatmaktan çekinmeyen ve onları da bağrına basan asaletin zaferidir Çanakkale. Çanakkale Zaferi, bağımsızlık uğruna gözünü kırpmadan canını feda etmeyi, milli bir görev olarak gören kahraman Mehmetçiklerimiz, vatan ve milletin bağımsızlığı söz konusu olduğunda Türk Milleti'nin önüne çıkan tüm engelleri aşabilecek güçte olduğunu tüm dünyaya kanıtlamıştır. Bütün imkânsızlıklara karşın kazanılan bu zafer,  bir milletin yeniden varoluşuna zemin hazırlamıştır. Bizlere böyle bir zaferin gururunu yaşatan şehit ve gazilerimizi tekrar şükranla anıyorum. Şehitlerimizin ruhları şad olsun dedi.

Günün anlam ve önemini belirten konuşmanın ardından, çeşitli yarışmalarda dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi ve Osman Tan Ortaokulu öğrencilerinin oratoryosu sahnelendi. Programda zaman zaman duygulu anlar yaşandı.