Vakfıkebir Sosyal Hizmet Merkezi personeli öğretmen Öznur Birinci Köroğlu’nun sunuculuğunu yaptığı Konferansa; Trabzon Üniversitesi Özel Hukuk Bölümü Başkanı Doç. Dr. Seda Gayretli Aydın, Vakfıkebir Sosyal Hizmet Merkezi Müdürü Yaşar Saral konuşmacı olarak katıldılar. Birleşmiş Milletler tarafından 17 Aralık 1999 tarihinde "Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü" olarak belirlenen 25 Kasım ve devamındaki 15 gün boyunca her yıl tüm dünyada ve ülkemizde çeşitli etkinlikler düzenlenerek kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda toplumsal farkındalığın artırılması amaçlanmaktadır.
“TOPLUMUN TEMELİ AİLE, AİLENİN TEMELİ KADINDIR”
Vakfıkebir Sosyal Hizmet Merkezi Müdürü Yaşar Saral yaptığı konuşmada; “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” nedeniyle düzenlemiş olduğumuz konferansa hoş geldiniz. Hepinizi Saygı ve mehabetle selamlıyorum. Toplumun temeli aile, ailenin temeli kadındır. Kadınlarımız her daim hak ettiği konumda, ailenin ve toplumun merkezinde yer almış ve almaya devam edecektir. Kadınlarımız eğitimden sağlığa, siyasal yaşamdan iş dünyasına kadar her alanda üstlendiği sorumluluklarla birçok başarıya imza atmış ve Türk Milletinin geleceğe güvenle bakmasının teminatı olmuştur. Ülkemizde kadın erkek eşitliğinin sağlanması ve kadın haklarının güçlendirilmesi konusunda yasal düzenlemeler tamamlanmış, bu düzenlemeler ile kadına yönelik şiddetle mücadelede önemli adımlar atılmıştır. Şiddet olgusu çok farklı uygulama şekilleri ve boyutlarıyla tüm dünyada genel bir sorun alanı oluşturmaktadır. Günümüzde yaygın şekilde varlığını sürdüren şiddet pratiklerini ev içinde, kitle iletişim araçlarında, işyerlerinde, sokaklarda kısaca özel ve kamusal yaşamın her aşamasında farklı şekilleriyle gözlemlemek mümkündür. Bireylerin deneyimlediği kültürel yapı, sosyalleşme biçimi ve aile yapısı gibi faktörler bireylerin şiddete eğilimli olmalarında veya şiddet davranışı sergilemelerinde etkili olmaktadır. Pek çok araştırma şiddet davranışının diğer aile üyelerinden öğrenildiğini göstermektedir. Buna göre saldırganlık kadar saldırgan olmama davranışı da öğrenilebilir bir davranış örüntüsüdür. Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede köklü ve gerçekçi bir çözüm için çok taraflı mücadele zorunludur. Kalıp Yargıların ve tutumların ortadan kaldırılması, davranış biçimlerinin değiştirilmesi gerekmektedir. Bu konuda her birimizin sorumluluğu bulunmaktadır. GÜÇLÜ KADIN, GÜÇLÜ AİLE, GÜÇLÜ TÜRKİYE diyor, Katılımlarınızdan dolayı teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum dedi.”