Olması gereken de olmaması gerekende olmaya başladı.
Vakfıkebir Belediyesi’nde yapılanmalar başladı.
Başkan Yardımcılığına eğitimci Mehmet Arslan atandı ve görevine başladı.
Bu atamanın benim kadar herkes tarafında yanlış ve anlamsız olduğunu herkes biliyor. Nedeni ise Başkan Koçal’ın bir dost sohbetinde bana en az yedi tane mühendis lazım demesinden yola çıkarak bu kanıya vardım. İşin ehline verilmesi daha anlamlı olurdu.
Bu atama ancak ikinci bir başkan yardımcısı atanacak ve işin ehli olarak mühendis atanacaksa evet denir aksi halde olumlu olması mümkün değil.
Yakın çevremizde ve tarihimizde bu tür ataların örnekleri var. En yakın örneği ise Beşikdüzü Belediyesi’nde başkan yardımcılığına İnşaat mühendisi olarak Kamuran Kahyaoğlu’nun başkan Ramiz Uzun tarafından atandığını biliyoruz.
Bu atama sonrası derler ya aklıma deli sorular geliyor!
Hem mühendis lazım hem de eğitimci atanıyor. “ Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu” demezler mi?
Ben ne kişilere ne de şahıslara karşıyım. Benim söylemek istediğim işin ehlinin olması yönünde. Burası milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde bir kurum değil. Eğer bakanlığa bağlı bir kurum olsaydı elbette yerinde bir atama olurdu ve kimse de karşı çıkmaz ve homurdanmazdı!
Sanırım homurdanmaları bizim gibi herkeste duyuyor. Yoksa ünlü müteahhit Sayın Ali Ağaoğlu’nun yıllarca kulaklarımızda çınlayan “Ben Yaptım Oldu” reklamı gibimi oldu?
Halkımızın değişimden yana olduğu yönündeki tercihi sanırım bu tür atamalar için geçerli değildi. Evet, seçimler sonrası ilçe halkının büyük oranda değişim istemesinin ardında umutlarının da yok edilmemesi gerekir. Göz göre göre hakikatlere kulak tıkamaya başladık gibi. İnşallah biz yanılırız.
Bunu derken bir dost sohbetinde (şimdilik açıklamamak şartıyla) ilçem adına çok güzel şeylerin olacağı yönünde ümitlerim ve umutların yükseldi.
Bu duyduklarım olabileceğine yüzde yüz emminim gerçekleştiğinde ilçemizi çok farklı olarak göreceğiz. Yeter ki yapanlarda yaşayanlarda olumlu katkı versin. Bu değişikliğin olumlu yönde bir şekil alacağından eminim.
Çünkü ben duyduğumda çok ama çok heyecanlandım. Sizlerde zamanı geldiğinde yetkililer tarafından bilgilendirildiğinizde aynı heyecanı duyacaksınız. Yeter ki birileri bu duruma taş koymasın ve birileri erken bıkkınlık yaşamasın.
Unutmayalım, duydukların ilerde duyacaklarının habercisidir. Ne demişler “Ardına umut edeceksin”…