Siyasilerin, bozuk ekonomik sistemi unutturmak için bazen ortaya ilginç bir söz atar. Medya bununla ilgilenirken asıl mesele unutturulmuş olur. 1Şubat 2024’te Sayın Cumhurbaşkanı, Şeriat dini kuralların tamamı demektir. Şeriata karşı olanlar aslında dine de karşıdır, şeklinde bir konuşma yaptı.

Çağımızda kaliteli dindar olmak için İyi derece dil, iyi derece fenleri bilmek ve özgür bir düşünceye sahip olmakla olunur. Dindarlarının çoğu fenlere karşı maalesef duyarsızdırlar. Türkiye’nin yüzde yetmişi açlık sınırı altında bir gelire sahiptir, akşama ne yiyeceğim karnımı nasıl doyuracağım diye düşünen birisi ilimle uğraşamaz.

Çoğu zaman Kuran ve hadis, şeriat kavramının tümü manasında kullanır. Buna rağmen İslam ülkelerindeki uygulamada,  skolastik Orta Çağ hukuku manasında kullanılmıştır. Bu hukuk çoğu zaman Kuran’da olmayan gelenekleri de içine almıştır. İslam hukuku uygulandığı dönemlerde Allah’ın emrettiği şekilde değil de saltanat ve krallıklarının bekası için kullanılıp pek çok şey uydurulmuştur.

Dini siyasette en fazla 2. Abdülhamit kullanmıştır. Şeriatı, iktidarını korumak için kullanmıştır. Tanzimat döneminde büyük âlim Ahmet Cevdet Paşa yeni bir hukuk sistemi hazırlatmak istedi, Mecelle diye bir hukuk sistemi kurdu fakat o da muaffak olamadı. İslam’da uygulamada asrısaadet hariç evrensel bir hukuk yoktur. İslam dini, inanç olarak da ibadetler olarak da hukuk olarak da denge ve orta yolu tutturmaktan ibarettir. Modern dünya ancak 21. yüzyılda bunun farkına vardı. Allah’ın sonsuzluğu insanda hürriyet olarak yansız ve İslam’ın özü evrensel adalet ve hürriyetten ibarettir. Dinlerin aslı bu dengeye dayanıyor, insanlık bunu arıyor. Dünyayı dengesizliğe iten, din ve ideoloji propagandası ve dinin saltanat için siyasette kullanılmasıdır. Hz. Muhammed’in birinci mucizesi Kuran ikincisi ise ahlak ve dengeli olmasıdır. Yani ifrat (aşırılık) ve tefrit (gerilikten), uzak durmasıdır. 

Hicri 50’li yıllarda ortaya çıkan Hadisçiler aklı, tevili ve bilimi reddettikleri için İslam’ın dengesini bozdular. Bugün de onların devamı olan Vahhabiler, El-Kaide ve IŞİD vardır.  Bugün dillendirilen Şeriat ve eğitim, İslami ve bilimsel bir sistem değildir. Orta Çağın hukuk anlayışıdır. İnsanlığı başta Fizik, Kimya Biyoloji ve bütün fenler olarak aydınlanmaktan çok uzaktır ve çoğu da hurafelerle doludur.

Allah dinleri göndermiş ve bunu akıl ve ilimle anlayacaksınız demişti.  Kuran 250 yerde akla, bilime ve düşünceye davet ediyor. Dinin siyasi propagandaya asla ihtiyacı yoktur. Dini siyasete alet etmek dinsizlikten daha çok dine zarar veriyor. Türkiye başta eğitin ve ziraata yatırım yapıp gelirdeki adaletsizliği gidermelidir.  Din adamları Kuran okumaya verdiği önem kadar Fizik, Kimya, Biyoloji ve Yazılım olmak üzere fen ilimlerine önem vermeliler. Fenler Allahın gerçek isimleri olduğunu unutmamalılar. Avrupa’yı yakalamak istiyorsa fen ve özgür düşünceyi esas almalıyız.

OSMAN KOYUNCU 0535.760.48.39. VAKFIKEBİR TRABZON